İyi Haftalar

Kısa Kısa'da yeni bir Yazı

Acaba ?..

İyi Günler

×
Loading...

BUGÜN :
SON GÖNDERİ

Git veya Kal

Günün mp3 ü

İstiklal Marşı

Tıkla Dinle

















22 Temmuz 2020 Çarşamba

Lozan’da İsmet Paşa’ya Suikast Girişimleri

Kasım 1922 –Temmuz 1923 tarihleri arasında toplanan ve aralıklı yedi ay süren Lozan Barış Konferansı’nda İsmet Paşa’ya ve heyetimiz üyelerine Ermeni terör örgütlerince suikast düzenleneceği istihbaratı vardır. Bu konuda Lozan’a tedbirli gidilmiş ve koruma görevlileri de götürülmüştü. Ankara ve Atatürk’de konuyla doğrudan ve önemle ilgileniyordu. Daha önce Talat Paşa’yı ve Said Halim Paşayı’da öldüren Ermeniler bu konuda çok iyi eğitilmiş ve tehlikeliydiler.

İsviçre polisi de heyetimiz ile yakından ilgileniyordu. Lozan polis müdürü Türk heyetinin kaldığı Lousanne Palace’a sürekli geliyor ve önlemleri yakından ve dikkatli bir şekilde takip ediyordu. Otele sivil polisler koymuş, geleni gideni inceliyorlardı. Ayrıca diğer bazı sivil polisler İsmet Paşa dışarıya çıktığında sürekli takip ediyorlardı.
Polis müdürü bir gün İsmet Paşa’ya durumu bildirmişti:
“ Paşa Hazretleri, Ermeni çetelerinin size bir suikast yapacaklarını haber aldık, görevimiz sizi korumaktır. Ancak sizden bir ricamız var, ilk önlem olarak konferans salonuna gidip gelirken otomobilinizden Türk bayrağını kaldırmanızı rica ediyoruz.”

İsmet Paşa bu öneriyi şiddetle karşıladı:

"Ben burada bir Türk delegesi olarak bulunuyorum. O bayrağı kesinlikle kaldıramam. Bir suikasta kurban gidebilirim. Fakat arkamdan bir Türk delegesi daha gelir. Fakat Türk bayrağı otomobilden hiçbir zaman kaldırılmaz. Bir İsmet gider bin İsmet gelir ama o bayrak yerinde durur.
Bilal N. Şimşir : Ermeni Meselesi

21 Temmuz 2020 Salı

Kadının Adı Var.


20 Temmuz 2020 Pazartesi

''Ayşe tatile çıkabilir.''

Takvimler 15 Temmuz 1974'ü gösterdiğinde, Yunanistan desteğiyle Rumlar, Kıbrıs'ta III.Makarios'u devirmişlerdi. Böylece Enosis, yani Kıbrıs'ın Yunanistan'a katılmasının ilk adımları atılmıştı.


Yaşanan bu gelişme üzerine dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, görüşmelerden bir sonuç alamayınca TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırdı ve Kıbrıs Barış Harekatı’na karar verildi. Harekat, 20 Temmuz 1974 tarihinde Garanti Anlaşması’nın III. maddesine dayanarak gerçekleştirildi.
20 Temmuz sabahı saatler 06.05'i gösterdiğinde gökyüzü Türk paraşütçüleriyle dolmuştu. Paraşütçüler Lefkoşa yakınlarına inecekler ve Girne'ye çıkartma yapan birliklerle buluşacaklardı. Kıbrıs'taki Türk halkı askerleri sevinç ve coşkuyla karşıladı. Halk artık Rum çetelerinin tacizinden kurtulacaktı. Fakat ilerleyen saatlerde harekatın hiç de kolay olamayacağı ortaya çıktı.
O gece başta Bülent Ecevit olmak üzere, devlet görevlilerinden çoğu sabaha kadar uyuyamamıştı. Çünkü askerlerimizden haber alınamıyordu. Gün doğumuyla herkes derin bir nefes aldı. Sabahın ilk saatlerinde gökyüzünde Türk jetleri görünmüştü, askerlerimiz gece boyu başarıyla direnmişlerdi
Hava, deniz ve karadan gerçekleştirilen müşterek harekat sonucu Rumlar kısa sürede bastırılmıştı. Fakat çevreye dağılan Rum çeteleri, bu sefer Türk köylerine daha sert tacizlerde bulunmaya başlamıştı. Harekat devam etmeliydi.


Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin çağrısı üzerine Türkiye 22 Temmuz saat 17.00’den itibaren harekata son verdi. ABD ve İngiltere dışişleri bakanlıklarının yetkilileri aracılığıyla Türkiye ile Yunanistan arasında ateşkes anlaşmasına varıldı.Yapılan harekatla Lefkoşa-Girne kara yolunun denetim altına alınmasıyla Lefkoşa’nın Türk kesiminin denizle bağlantısı sağlandı. Bunun dışında kalan başta Magosa olmak üzere diğer yerleşim bölgelerinde ise Türklerin güvenliği tam olarak sağlanamadı.
Bu arada harekatın başlamasıyla İstanbul, Ankara, Tekirdağ, Kırklareli, Edirne, Çanakkale, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Adana, İçel ve Hatay’da sıkıyönetim ilan edildi. 20 Ağustos’tan itibaren bu illere Antalya da eklendi. Yunan cuntasının işbaşına getirdiği Nikos Sampson 22 Temmuz’da cumhurbaşkanlığından istifa etti.25 Temmuz'da başlayan Cenevre'deki görüşmeler sürerken adadaki Türk köyleri tehdit altındaydı. Her geçen dakika çok önemliydi, ya harekata devam edilecekti, veya bir antlaşma sağlanacaktı. Görüşmelerden bir sonuç çıkamayacağını anlayan Dışişleri Bakanı Turan Güneş, Ankara'yı aradı ve o tarihi cümleyi kurdu: ''Ayşe tatile çıkabilir.''
Ayşe, Turan Güneş'in kızının ismiydi, II. Harekatın parolası olarak bu cümle seçilmişti. Harekat kısa sürede başarıya ulaştı.14 Ağustos’ta başlayıp 16 Ağustos’ta sona eren üç günlük II. Barış Harekatı neticesinde bir taraftan Magosa’ya diğer taraftan Lefke’ye varılarak Türk tarafının sınırları çizildi.


Adanın %35'i ele geçirilmiş ve bölgede yaşayan Türk halkı güvene kavuşturulmuştu. Bu zafer sonucunda Türkiye bir daha örneği görülmeyecek bir biçimde birbirine kenetlendi. Farklı eğitimden, farklı siyasi görüşten ve farklı hayat bakışına sahip insanların hepsi bir aradaydı.
Netice itibarıyla Kıbrıs Barış Harekatı sonucunda, adada yaşayan Türkler diğer ülkeler tarafından tanınmıştı. Günümüzdeki sınırlar çizildi ve 1975 yılında Rauf Denktaş, Kıbrıs Türk Federe Devleti''nin ilk Cumhurbaşkanı seçildi.1983'te isim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak kabul edildi. Denktaş 2005 yılına kadar art arda görevine tekrar seçildi. 2005 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ise aday olmadı. 13 Ocak 2012'de 88 yaşında hayata veda etti.
Kaynak Yeniçağ: Kıbrıs Barış Harekatı 46. yılında: İşte harekatın bilinmeyenleri

Medyadan Karikatürler





  • Blog Yazıları


    Email
    KISA KISA
    X



    Folower Button

    Takipçiler

    Company Info | Contact Us | Privacy policy | Term of use | Widget | Advertise with Us | Site map
    Copyright © 2020. Tocmac . All Rights Reserved.

    Bilgi Mesajı

    Bu yazıyı kod içerisinden bulup kolaylıkla değiştirebilirsiniz.

    Başka hiçbir yerde bulamayacağınız böyle başka etkiliyici hazır kodlara ulaşmak için Koddostu.com facebook sayfamızı takip edebilirsiniz!